Gebeliğin İlk Aylarında Yaşanan Duygusal Değişimler
Gebelikte duygusallık hamilelik belirtileri arasında yer alır. Genelikle gebeliğin ilk üç ayında başlar. Bu dönemde anne adayında yaşanan duygusal değişimler; gebeliği tamamlayıp tamamlayamayacağı, doğum, bebeğinin sağlığı, bebeğin bakımının altından nasıl kalkacağı ve kendi yaşamıyla ilgilidir. Bir de gebelik önceden planlanmadan sürpriz bir şekilde gerçekleşmişse durum bir kat daha derinden yaşanır. Hamileliğin ilk başlarında (ilk üç ay) ruhsal durum yoğun bir şekilde yaşanır. Hamileliğin ilerlemesi ve hormonların düzene girmesiyle de etkisi giderek azalır. Hamilelikte yaşanan psikolojik durumun bebeği etkilemediği ifade edilir.
Gebelikte Duygusallık Ambivalans – Karmaşık Duygular
Anne adayı hamile olduğunu öğrendiğinde, gebeliğini planlamış olsa bile bebek sahibi olmak için doğru zaman olup olmadığı konusunda kararsızlıklar yaşar. Bebeği isteyip planlamasına rağmen, doğmamış bebeğe kötü duygular besleme, bazı günler bebeği istememe gibi farklı karmaşık duygular yaşar. Uzun vadede yapmış olduğu planlar, ekonomik sıkıntılar, iş planları, var olan çocukların ihtiyaçlarını karşılamadaki zorluklar gibi pek çok durum anne adayının karmaşık duygular yaşama nedenlerinin başında gelir. Anne adayı bir yandan bu sorulara yanıt ararken, diğer yanda yoğun, çelişkili ve karmaşık duygular yaşamaktadır. Ambivalans adı verilen bu karmaşık duygular gebeliğin son aylarına kadar sürer.
Bakmakta Fayda Var: Ambivalans Nedir?
İçe Kapanma – Pasiflik
Anne adaylarının gebelikte yaşayacakları psikolojik değişiklikler arasında içe kapanma ve pasiflik yer alır. Gebelik öncesi yaşamında aktif olan anne adayının gebeliğin gerçekleşmesiyle birlikte daha önce yaptığı işlerle daha az ilgilenmesi ve dinlenmeye ve yalnız kalmaya ihtiyaç duyması söz konusu durumun ortaya çıkmasına neden olur. Bu durum aile içerisinde stres yaratarak dengeyi bozabilir. Yaşanan sorunlar baba adayı tarafından yanlış anlamalara neden olur. Bunun sonucunda anne adayı yaşadığı psikolojik durum içerisinde eşinden yeterince destek alamaz.
Duygusal Dalgalanmalar
Gebelik döneminde yaşanan psikolojik değişikliklerin en önemlilerinden birisinin duygusal dalgalanmalar olduğu ifade edilir. Anne adayında yaşanan; ani sevinç, ağlama sıklığı, neşe, öfke patlamasında artış görülür. Uzmanlar bunun nedeninin anne adayının; annelik rolüne hazır olup olmadığı, gebelikte hormonlardaki değişiklikler, kültürel anlam, eş ve kendi annesiyle olan ilişkileri ve gebelik öncesinde depresyon gibi sorunların olup olmadığının belirlediğini ifade ederler. Anne adayında yaşanan ruhsal dalgalanmalar çevresindekilerle ilişkilerini bozabilir. Anne adayı en küçük sorunda bile ağlayabilir. Bunun nedeni sorulduğunda da çoğu zaman geçerli bir neden bulamaz. Hamilelikte duygusal dalgalanmalar çoğu zaman eşler tarafından anlaşılamayan bir durumdur.
Gebeliği Kabul Etme
Anne adayının gebeliği kabul etmesi çoğu zaman gebeliği istediği anlamına gelmez. Gebeliğin kabulünü pek çok faktör etkileyebilmektedir. Bu faktörler, kadının görev ve sorumlulukları ile inanç ve tutumu, diğer kişilerle olan ilişkileri ve anne adayının daha önceki gebeliğinden yaşadığı deneyimlerdir. Gebelik sürecine uyumunda öncelikle anne adayının gebelik fikrini kabul etmesi ve hamileliği yaşamıyla bağdaştırması gerekmektedir. Çevresi tarafından gebeliğinin onaylanmasını isteyen kadının bu ihtiyacının karşılanması gebeliğin ilk aylarında duygusal durum değişimlerine uyum sağlamasını ve hamilelik süresinin daha rahat geçmesini kolaylaştırır.
Hamilelikte Duygusal Durum Ne Zaman Başlar ve Biter?
Hamilelik belirtileri arasında yer alan duygusal dalgalanmalar, anne adayının vücudunda gerçekleşen hormonal değişimlerden kaynaklanmaktadır. Hamilelikte duygusal hassasiyet özellikle gebeliğin ilk üç ayında yaşanmaya başlar. Anne adayının hormonlarında yaşanan güçlü değişimler ilk üç aylık dönemde gerçekleşmektedir. Üç aylık dönem sonrasında hormonal düzeylerinin daha kontrollü hale gelmesiyle anne adayının ruh halinde meydana gelen dalgalanmalar nispeten azalıp bitecektir.
Hamilelikte Psikolojik Durumun Bebeğe Etkisi
Hamilelik döneminde yaşanacak duygusal değişimde ağlama ve sinir krizlerinin bebeğe herhangi bir zararının olmadığı belirtilir. Söz konusu psikolojik durumun aşırı boyutlara ulaşmadığı sürece ağlamanın anne adayını rahatlatacağı ve böylece vücudunda oluşan stresinde azalacağı ifade edilir. Anne adaylarının bu konuda endişe etmelerinin yersiz olduğu dile getirilir. Ancak gebelikte yaşanan psikolojik sorunlarla birlikte seyreden ağlama krizlerinin tehlikeli boyutlara ulaşabileceğinin altı çizilir. Anne adayının gebelikte yaşayacağı ruhsal bunalım; yaşamak istememe, doğum korkusu, artık anne olmayı istememe, bebekten kurutulmak isteme, baba adayından nefret etme gibi kötü durumların yaşanmasına neden olabilir. Anne adayında söz konusu belirtilerin yaşanması durumunda vakit kaybetmeden doktora başvurması önerilir.