Dünyanın Dört Bir Yanından Ağızları Açık Bırakan 9 Doğum Geleneği
Tüm dünyada günde binlerce bebek dünyaya gözlerini açıyor. Doğum, her ülkede aynı olsa da doğum sonrası uygulanan gelenekler, adetler veya ritüeller kültürden kültüre farklılık gösteriyor. Örneğin ülkemizde, doğumdan hemen sonra hem anneye hem de misafirlere lohusa şerbeti ikram ediliyor. Çok eski zamanlardan beri uyguladığımız bu geleneği günümüzde hala severek devam ettiriyoruz. Hatta lohusa şerbetinin, içindeki baharatlar sayesinde anneye güç verdiği ve sütünü olumlu yönde etkilediği de biliniyor.
Peki, dünyada neler oluyor? Doğumdan sonra ülkeler, hangi adetlerini gerçekleştiriyor? İşte, dünyanın 9 farklı ülkesinden ilginç doğum gelenekleri…
Dünyanın 9 Farklı Ülkesinden İlginç Doğum Gelenekleri
1. Pakistan
Pakistan’da, doğumdan sonraki ilk ay gerçekleştirilen bir dizi tören Aqiqah olarak adlandırılıyor. Bu törene göre doğumdan sonraki 7. gün bebeğin saçları tıraş ediliyor, 14. gün bebeğe isim veriliyor ve 21. gün bebek için kurban kesiliyor. Aqiqah aslında yalnızca Pakistan’da değil, Malezya gibi bazı İslam ülkelerinde de uygulanıyor.
2. İsrail
İsrail’de ise doğumdan sonra Brit Milah ismi verilen gelenek uygulanıyor. Bu gelenek doğumdan sonraki ilk bir haftayı kapsıyor. Geleneksel İsrail yemeklerinin hazırlandığı ve kutlamaların yapıldığı bu süreçte, doğan bebeğe bir isim veriliyor. Verilen isim çeşitli ritüeller eşliğinde çevreye duyuruluyor. Eğer bebek erkekse, birinci haftanın sonunda sünnet töreni de gerçekleştiriliyor. Zaten gelenek, ismini bahsettiğimiz sünnet töreninden alıyor. Brit Millah İbranicede Sünnet Antlaşması olarak geçiyor.
3. Endonezya - Bali
Bebeğin plasentasını gömmek, Endonezya ve çevre ülkelerde çok sık karşılaşılan bir gelenek. Aslında yer yer ülkemizde de gördüğümüz bu gelenek, Endonezya’da biraz farklı işliyor. Önce bebeğin plasentası temizleniyor, ardından kilden yapılmış bir kaba ya da hindistan cevizi kabuğuna koyuluyor. Hindu felsefesine ait bazı semboller, plasentanın bulunduğu kabın üzerine işleniyor. Kabın içindekiler temiz bir örtüye sarılıyor ve evin kapısının tam altına gömülüyor. Eğer bebek erkek ise kapının sağ tarafına, kız ise sol tarafına gömülmesi gerekiyor. Evin kapısı plasentayı gömmek için uygun değilse bu kap okyanusa da atılabiliyor. Plasentanın gömülmesinin ardından tütsüler yakılıyor, dualar okunuyor. Gömülen yerin yakınına ise kötü ruhlardan korunmak için Pandunus olarak da bilinen minik bir palmiye ağacı dikiliyor.
4. Almanya
Mutterpass olarak adlandırılan Alman geleneğinde ise annelere hamileliklerinin başında bir defter veriliyor. Anneden tüm gebeliği boyunca yaptığı doktor ve ebe ziyaretlerinin kaydını bu deftere yazmaları isteniyor. Bu şekilde hem anne hem de bebeğin sağlık durumları kayda alınmış oluyor. Son zamanlarda ise Almanya’da giderleri tamamen devlet tarafından karşılanan yeni bir uygulama gerçekleştiriliyor. Rückbildungsgymnastik olarak adlandırılan bu uygulamada, doğumdan sonra annenin idrar kaçırma sorununu önlemek ve pelvik tabanını güçlendirmek için özel egzersizler yapılıyor. Annenin egzersizi istediği ebe veya doktorla yapabilmesi sağlanırken, dersler tamamen sigorta tarafından karşılanıyor.
5. Japonya
Japonya’da Ansei ismi verilen gelenek ise aslında dünyanın hemen hemen her ülkesinde farklı şekillerde de olsa uygulanıyor. Bu geleneğe göre anne ve bebeğin doğumdan sonraki ilk 3 haftayı evinde geçirmesi gerekiyor. Bizden farklı olarak doğum yapan kadının aile büyüğünün evinde konaklaması isteniyor. Ailesinin evinde kalan yeni anneye bol bol bebeği ile vakit geçirmesi için zaman tanınıyor, anneliğe alışması için diğer aile bireyleri destek oluyor. Anne ve bebeği ziyaret etmeye gelen misafirlere ise içinde fasulye ve kırmızı pirinç bulunan Oseikihan adlı özel bir yemek ikram ediliyor.
6. Nijerya
Nijerya’da ise anne ve bebeğin ilk banyosu çok önemseniyor. Omugwo ismi verilen bu gelenekte, bebeğin ilk banyosunu teyzesi ve büyükannesi yaptırıyor. Anneyi desteklemek ve yalnız olmadığını hissettirmek için ailenin diğer kadınları bu süreçte lohusayla yakından ilgileniyor, ihtiyaçlarını karşılamak için ellerinden geleni yapıyorlar.
7. Hollanda
Evde doğumun en yaygın olduğu ülkelerden biri olan Hollanda’da neredeyse her 3 bebekten biri kendi evinde dünyaya gözlerini açıyor. Devlet tarafından da desteklenen bu uygulamada, eğer anne ve bebeğin sağlık sorunu yoksa ve gebelik sağlıklı bir şekilde ilerliyorsa, annenin hamileliğinde kendisine bir ebe tahsis ediliyor. Bu ebe, hamilelik boyunca anne adayıyla yakından ilgileniyor ve doğum zamanı geldiğinde ev ortamında doğumu gerçekleştiriyor. Doğumdan sonra ise devlet anneye Kraamzorg adı verilen özel hemşireler gönderiyor. İşin ilginci bu hemşireler, anne ve bebeğin sağlığını takip ederken ev işlerine de yardımcı oluyor. Evi temizliyor, bulaşıkları yıkıyor hatta yemek dahi yapıyorlar.
8. Latin Amerika
Latin Amerika’da doğumdan sonraki ilk 6 hafta La Cuarentena yani karantina olarak adlandırılıyor. Annenin 6 hafta boyunca dışarı çıkmasını yasaklayan bu gelenek, oldukça katı bir şekilde uygulanıyor. Bu süreçte diğer aile bireyleri hem bebek bakımı hem de ev işleri konusunda anneye destek oluyor. Geleneğin amacı ise annenin sağlığına bir an önce kavuşmasını sağlamak ve anneyi dışarıdaki tehlikelerden korumak…
9. Brezilya
Hediyeleşmek, neredeyse tüm dünyada yaygın olarak görülen bir doğum geleneğidir. Ülkemizde de anne ve bebeğin ihtiyacı olabilecek eşyalar doğumdan sonra anneye hediye edilerek masraflarının biraz hafifletilmesi sağlanıyor. Ancak bu gelenek Brezilya’da biraz farklı işliyor. Orada doğum yapan anne, kendisini görmeye gelen misafirlere hediye veriyor. Hatta ülkenin çoğu bölgesinde, anneler daha hastanedeyken hediyelerini yakın çevresine ulaştırmaya başlıyor.
'İyi ki Türkiye'de Doğurmuşum' Dedirten Farklı Kültürlerden 10 Bebek Geleneği!