Bebeklerde Göz Çapaklanması
Göz çapaklanmasının en fazla görüldüğü yaş grubu hiç şüphesiz bebekler. Sıklıkla görülen göz çapaklanması bebeklerin sağlığını etkileyebiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Bıçkıcı bebelerde göz çapaklanması ile ilgili bilgileri bizlerle paylaştı… Gözdeki çapaklanma yenidoğan döneminde en sık görülür. 2-3 günde bakarsınız ki gözde önce akıntı sonrasında çapaklanma başlamış. Annelerin hemen hepsi “Acaba neden daha yeni doğmuş bebekte gözde çapaklanma olur ki?” diye sorar. Konjoktiva bölümü gözün beyaz kısmını örten zar kısımdır. Gözün nemlenmesi için çok az miktar sıvı üretir. Konjoktivit, göz iltihabı anlamına denilen gözde genellikle çapaklanma ile kendini gösteren hastalıktır. Konjoktivitleri incelerken ilk sırada ciddi sonuçları olabilen ve daha sık oluşan yenidoğan dönemine yer vermek gerekir. Sonraki dönemlerde de oluşan göz iltihabı nedenleri farklılık gösterir. İlk 1 aylık dönemdeki göz iltihaplanması yenidoğan konjoktiviti olarak bilinir. Bebeğin göz kapakları şişer, beyaz kısmını örten zarın damarları belirginleşip göz kızarır ve çapaklanmaya yol açan iltihabi göz akıntısı başlar.
Yenidoğan bebeklerde çapaklanma 2 nedenle olur;
İlki bebeklerin gözünü mikroplardan korumak için damlatılan “gümüş nitrat” ın sebep olduğu kimyasal konjoktivit, diğeri mikrobik nedenlerdir. Kimyasal konjoktivit ilk 24 saatte başlar. Genellikle 48 saat içinde geriler. Hafif seyirlidir.
Enfeksiyoz nedenlerden en önemlisi tüm vücuda ve hatta beyne yayılabilen “Neisseria Gonorrhae” konjoktiviti’dir.
Annede bulunan bu bakteri (Bel soğukluğu hastalığı etkeni) doğum sırasında bebeğe bulaşır. Tedavi edilmezse görme kaybı riski yüksektir. Hayatın 2. gününden itibaren başlar. Çok yoğun iltihabi göz akıntısı vardır. Gözün beyaz kısmı üzerinde kalın yalancı bir zar oluşabilir. Kimyasal konjoktivite sebep olabilen gümüş nitratın “Neisseria Gonorrhae” ye büyük miktarda koruyucu olması, kar zarar tercihinin daha kolay yapılmasını sağlamıştır. Clamidya Trachomatis’e Bağlı Yenidoğan Konjonktiviti doğumdan sonraki 5-14. günlerde ortaya çıkar. Daha geç başlıyor olması, gonokokal konjonktivitten ayırt edilmesinde yardımcıdır. Tedavi edilmezse dahi 1 ayda genellikle kendiliğinden düzelirken, Clamidya konjoktiviti geçiren her 5 bebekten birisinde 3.ayda bu mikroorganizmanın yol açtığı zatürre gelişebilmektedir. Yine Staf. Aereus, Streptokok Pnömonia, Psödomonas gibi bakterilerde konjoktivit yapar, aynı çapaklanma, gözde kızarıklık bulguları vardır. Bu tip konjonktivitler 5. günde başlar ve yenidoğan konjonktivitlerinin genel özelliklerini gösterirler. Gonokokal konjonktivitten ayırt etmek güç olabilir. Diğer enfeksiyon nedenleri arasında virüslerde bulunur. En sık etken Herpes sipmlex’tir. Herpes simplex Tip II Kataraktla sonuçlanabilir. Vücuda yayılma olursa %85 ölümle sonuçlanan bir enfeksiyon geliştirebilir ve beyni, deriyi, gözleri ve ağız boşluğunu etkileyebilir. Endişe edilmemesi gereken nokta sadece gözde çapaklanma olan bebeklerde tüm vücutta yaygın olan hastalıkların olma ihtimali çok azdır. Çünkü zaten bu hastalıklar ağır seyreder ve gözde çapaklanma “eşlik eden” bir durumdur.
Yenidoğan bebekleri tehlikeli sonuçlar doğurabilen konjoktivitlerden korumak için esas kaynak olan annenin tedavi edilmesi gereklidir.
Annenin genital hastalıkları, idrar yolu enfeksiyonları mutlaka gebelik ve doğum öncesinde tedavi edilmelidir. Normal doğumlarda daha hijyenik davranılmalı, kullanılan aletler steril olmalıdır. Özellikle annede tedavi edilmemiş genital hastalıkların olması durumunda doğum sonrası bebeğin gözüne koruyucu gümüş nitrat ve/veya eritromisin-tetrasiklin içeren damlaların 2-3 gün süre ile damlatılması olası enfeksiyoz konjoktivit etkenlerini engelleyecektir. Sezeryan ile doğumlarda annenin suların gelmesi süresi arttıkça bebekte göz iltihabı gelişme ihtimalinin arttığı, özellikle sezaryen ile suların gelmesi arasındaki zaman 3 saati geçtiğinde konjoktivit olma riskinin çok artığını gösteren bilimsel çalışmalar vardır.
Yenidoğanlarda belirgin çapaklanma oluyorsa kliniklerde uygulanan, antimikrobik göz damla ve pomadları 4-5 gün süre ile kullanılmasıdır.
Dirençli vakalarda göz iltihabından numune alınıp incelenmesi daha etkin sonuçlar verir. Yenidoğan bebeklerde gözlerde geçmeyen akıntı olması durumunda akla gözle burun arasındaki gözyaşı kanalı tıkanıklığı anlamına gelir. Önce göz iç kısımlarına masaj tedavisi ve antibiyotik pomade tedavisi uygulanır. Dirençli devam eden akıntılarda kanalın cerrahi olarak açılması gerekebilir. Yenidoğan sonrası bebeklerde gözde çapaklanmaya en sık ellerin gözlere teması ile ortaya çıkan enfeksiyoz nedenler yer alır. Gözlerde kızarıklık, şişlik, iltihabı akıntı ve çapaklanmanın eşlik ettiği durumdur. Sıklıkla antibakteriyel tedavi ile günler içinde düzelen bir durumdur.
Alerjik bebeklerde gözlerde kaşıntı da gözleri oğuşturmayı beraberinde getirir, gözlerde kızarıklık ve şeffaf akıntı vardır. Enfekte olursa çapaklanma görülür. Alerjik Konjonktivit ayrıca kozmetik ürünler, polenler ve yanlış lens kullanımından sonra gelişebilmektedir.
Bebeklerde en çok korkulan durum tırnaklarla göze yapılan hasardır. Bebeklerin tırnakları gözde sklera denilen beyaz kısımda, kornea’da telafisi mümkün olmayan ve görme kaybı ile sonuçlanabilen çizilmeler oluşturabilir. Ciddi önlem alınması gereken durumdur. Gözde kırmızılık, akıntı, çapaklanma ve hatta kanamalar dahi görülebilir. Acilen göz hekimi muayenesi ve müdahalesi gerekir.
KORUNMA VE BAKIM
Konjonktivit son derece bulaşıcıdır. Enfeksiyonun aile içinde diğer kişilere bulaşmasını engellemek için, ellerinizi özenle yıkamalısınız. Bebeğin havlularını, sabunluklarını, battaniyelerini veya yastıklarını ailedeki diğer kişiler ortak kullanmamaları gerekir. Gözde çapaklanma başlamış ise bebeğin göz kapaklarını kaynatılmış ılımış su ve pamukla yıkayın. Enfeksiyonun yayılmasını engellemek için, gözün iç kısmından dışarı doğru temizleyin. Her iki göz için ayrı birer parça pamuk kullanın. Enfeksiyonun daha kolay atılması için gözlerin burun köküne bakan kısımlarına ıslak bezle masaj yapmalısınız. Göz ile ilgili tüm hastalıkların tedavisi mutlaka çocuk hastalıkları uzmanı veya göz hekimi tarafından yapılmalıdır. Eksik bilgi (bebek ve çocuklarda ilaç kullanma uzmanlığı) ile uygulanan ilaç tedavileri gözlerde çok ciddi hasarlara neden olabilir.